SUICIDE SQUAD[F.İ.]-"EH, YANİ..."(SPOILER'SIZ)

Evet çok sevgili okurlarımız beklenen gün geldi. Suicide Squad filmi yarın vizyona giriyor ama bildiğimiz gibi ülkemizde yayın tarihi biraz geç oldu, bizlerde merakımızdan çatladık haliyle. Her neyse filmin 5 ağustos tarihinde bir çok ülkede yayınlandığını bilmeyenimiz yoktur. Bende filmi izleme şansı yakaladım ve ön izleme yazısı yazma kararı aldım. Bu tarihe kadar bekleme sebebim keyfinizi kaçırmamak, umudunuzu ve hayallerinizi kırmamak, beklentinizi düşürmemekti lakin daha fazla tutamayacağım kendimi. Yazdıklarımdan anlayacağınız kadarı ile epey bir eleştireceğim filmi o yüzden bu cümleden sonra eleştiriyi kaldıramayacağını düşünen arkadaşların okumasını tavsiye etmiyorum.

Konumuza gelelim;

Öncelikle film gerçekten eğlenceli, yani ben eğlenmek için ve çok fazla beklentiye girmeden izledim ve gayette güzel buldum. Demem o ki film esnasında çok hata ile karşılaştım ama bizde neticede bir izleyiciyiz diyerek boş verdim ve keyfime baktım. Sizlere tavsiyem siz de benim gibi yapın, harika bir tema ve senaryo beklemeden sadece keyif almak için gidin filme, keza yüksek beklenti ve muazzam bir yapım görmek ümidi ile giderseniz başınız eğik ayrılırsınız salondan.

Bahsi geçen hatalara değinecek olursak tahmin edeceğiniz üzere ilk konuşacağımız konu kesilmiş sahneler!!! Warner Bros anlamadığım bir şekilde DC Comics Extented Universe filmlerinde sahne kesme gibi bir alışkanlık edindi. Kimisi uzatılmış versiyonlarında satımı ile daha çok para kazanmak için diyor, kimisi ise çekilen sahnelerin beğenilmediğini ve çıkarıldığını düşünüyor. Her iki şekilde de seyirciler yani biz bu alışkanlığı savunmuyoruz. Çünkü konu bütünlüğü bozuluyor. Hal böyle olunca bizim keyfimiz kaçıyor tabi sayın okuyucu! Aylarca bekliyoruz, muhteşem fragmanlar ile daha çok hype kazandırıyorlar, lakin sonra bir öğreniyoruz ki fragmandaki çoğu sahne filmde olmayacak. İnsan kızmaz mı? Tabii ki kızar! Neyse... Bunları bir kenara bırakıyorum onunda vakti gelecek ama biz değerlendirmemize dönelim.

Eleştiri kervanıma başlamadan önce, filmin belki de gişesel getirisinin ve pazarlamasının yarısını oluşturan Joker hakkında bir iki çift laf etmek istiyorum. Duyurulduğu zaman çoğu kişi tarafından tepki gören ama bir o kadar da sevilmiş bir tipleme olmuştu kendisi. Bende tipleme olarak hoş yaklaşmayan insanlardandım, yani işin aslı gözümü kapadığımda Joker'i zihnimde bu şekilde canlandıramıyordum, o yüzden bir türlü ısınamadım. Filmi izledim ve tipleme hakkındaki görüşlerim değişti. Her ne kadar karakterin işlenişini ve filmde var olma sebebini beğenmesem de söylemeliyim ki Jared Leto muhteşem bir performans sergilemiş. Yani Joker'e yeni bir stil katmış diyebiliriz. Bundan kimileri hoşlanır, kimileri hoşlanmaz, tamamen kendi tercihleridir yargılayamayız ama oyunculuğu konusunda herkesin hem fikir olacağını düşünüyorum. Spoiler vermemek için girdiğim uğraşları fark etmişsinizdir, bir türlü eleştiri kısmına adım atamadık! Tamam tamam başlıyoruz...

Joker karakteri tipleme olarak rahatsız edici durmuyor, hatta benim sempatimi de kazandı evet ama birazda işleyişten bahsedelim. Öncelikli rahatsızlığım filmde kendisini 15 dakika görmüş ve haliyle karakteri çok fazla anlayamamış ve kavrayamamış olmam. Çünkü filmde olma sebebi ve işlenişi gerçekten içler acısıydı. İzlediğinizde bana hak vereceğinizi düşünüyorum. Fakat insan merak etmiyor değil acaba kesilen sahneler yüzünden mi böyle? Yani eğer hiçbir sahne kesilmeseydi bizler Joker'in amacını daha iyi anlar mıydık yada karakteri daha iyi analiz edebilir miydik gibi bir çok soru geliyor insanın aklına. İşleyiş ile ilgili bir başka sıkıntım da joker karakterinin bu filmde görmüş olduğumuz kadarı ile asla batman karakterine rakip olamayacağı! Özellikle bunda çok hayal kırıklığına uğradım ben... Evet karizmatik evet psikopat evet korkutucu lakin deli değil! Arkadaş şu cümleyi kurmaya utanıyorum... JOKER DELİ DEĞİL!!! Bir kötü haber daha vereyim mi sizlere? O muhteşem çılgın zekasından kırıntı dahi göremedim! Denizlere göm beni sayın okuyucu..

Görmüş olduğum kadarı ile bir Joker işlenememiş maalesef ama şunu da söylemeden edemeyeceğim bağımsız olarak düşünürsek çok muhteşem bir tipleme ve çok muhteşem bir karakter olmuş. Joker hakkında ki değerlendirmemize noktayı koyarak çok beklenen bir diğer karaktere geçelim..

Seçildiği günden bu yana sevmeyenine ben şahsen denk gelmedim. Kadın zaten yüksek müsaadenizle söylemek istiyorum tam bir afet-i devran. Harley karakterine de hem sima hem fizik olsun fazlasıyla benziyor. Peki ben neden fizik kelimesinin altını çizdim dersiniz? Lanet olasıca bir sapık olduğum için mi? Yoksa illuminati örgütünün subliminal kanadında yazı işleri müdürü falan mıyım?(bu konuda hala emin değiliz. Ne zaman tartışsak, hep haklı taraf o oluyor. yazı işleri müdürü olmasa da hademe olarak görev yapma ihtimalini değerlendirmekteyiz. -Efe) Hayır! Altını çizdim çünkü yapımcılar da en çok bu konunun altını çizmişler ve beni çok rahatsız etti bu tercih. Tamam kadın güzel ve evet Harley Quinn karakteri seksi bir karakter, özellikle Arkham Asylum animasyonunda bunun üstünde çok durulmuştu. Lakin bu bir film arkadaşlar. Yani bir filmi tamamen ''oyuncu her iki cins tarafından ilgi görüyor diye'' bir karakterin üstüne yıkamazsınız. Tamam kadın zaten çekici ama bir de sen bunun üstüne basa basa bir işleyiş sergilersen, ben aktörün tamamen cinsel bir obje olarak kullanıldığını düşünürüm! Düşünmem de gerekir zaten. Hoş bir şey değil bu gerçekten, insanlar belki bunun üstünde durmuyor, belki dikkat etmiyor ama camia olarak bu tür davranışlar sektörü cidden derinden sarsıyor. Ben bahsettiğim olayı fark ettiğim dakikadan sonra filme olan saygımı yitirdim açıkçası. Bu konu hakkında konuşmak istediğim çok şey var gerçekten. Ve sadece bu film için değil bir çok filmde de karşılaşıyoruz bununla ama kafanızı şişirmek istemiyorum. Kendine ait özel bir yazı hazırlama düşüncem oluştu bu konu üzerine şuan da. Her neyse yine çok konuştuk ve karakterin işlenişine değinemedik.. Sebebi sizleri oyalamam çünkü Spoiler vermeden nasıl bu yazının devamını getireceğim, hala korku içerisindeyim...

''Stiy ivil dirl fiys!'' ULAN Will Smith'i bile yola getirdi anasını satayım

Arkadaşlar, Harley karakteri filmde her ne kadar bir obje gibi gözümüze gözümüze sokulmuş olsa da çok güzel işlenmiş bir karakter. Hatta en iyi işlenmiş karakter diyebiliriz. Tek rahatsız olduğum konu karakterin çok çok sağlam dövüşmesi. Ne alaka derseniz şöyle izah edeyim ki Joker ve Harley karakteri pis dövüş yada bizim deyimimizle çamura yatma şeklinde düşmanlarını alt eder biliyorsunuz. Ama adeta bir dövüş sanatları ustası gibi dövüşmesi beni biraz rahatsız etti. Bu karakterler pisliktir ki karakterlerin özü, her ne kadar kelime ters algılansa da böyledir. Üst satırlarda bahsetmiştim Joker'in o tabiri caizse ''Deliler dahi olur.'' sözünde ki tavırları ile hiç karşılaşmadım. Eğer batman ile karşılaşmalarında da zeka fışkıran planlar değilde bu tip dövüş sahneleri göreceksek vay halimize. Bu kadar eleştirmeme rağmen ben Harley karakterinin işlenişini çok güzel buldum. Her uyarlamada bir kaç hata olur çok da takmamak lazım devam ettirmemeleri umudu ile.

Gelelim benim hakkında çok bilgi sahibi olmasam da filmde çok eğlenceli bulduğum karaktere... Evet arkadaşlar, Captain Boomerang filmin belkide tüm eğlencesini sırtlanan kişi. Kabul ediyorum, esprileri çok ucuzdu lakin ciddi bir sahnede bunları sergilediği zaman ucuz olması avantaj sağlıyor ve ortamı çok şenlendiriyor. Dediğim gibi kendisi hakkında bir bilgiye sahip değilim o sebeple eleştirecek bir yönünü bulamadım ve kısa kesiyorum bu kısmı..

Film hakkında kabaca söyleyeceklerim bu kadar, ilerleyen günlerde spoiler içeren bir incelememiz daha gelecek orada arkadaşlarım detay vermekte çekinmeyeceği için daha açıklayıcı anlatımlarda bulunacaklardır. Kısaca film ciddiye alınıp senaryo beklenecek bir film değil de daha çok Cehennem Melekleri veya Deadpool tadında olmuş. Eğlence olarak gayet başarılı lakin diğer yönleri biraz zayıf kalmış, ben eksikliğini fazlasıyla hissettim kesilmiş sahnelerin. Bu anlatımıma rağmen umarım sizler filmi fazlasıyla beğenirsiniz neticede uzun zamandır bekliyoruz hayal kırıklığına uğramanızı istemem. Okuduğunuz için teşekkür eder saygılarımı sunarım. Başka bir yazıda görüşmek üzere hoş çakalın.