THE ACCOUNTANT[F.İ.]-''2016 AFFLECK'İN YILI'' (SPOILER'SIZ)
Oscar'lı yazar Ben Affleck'in başrolde Christian Wolff karakterine hayat verdiği ve ona J.K. Simmons, Jon Bernthal ve Anna Kendrick gibi ünlü oyuncuların eşlik ettiği Hesaplaşma filmi bugün ülkemizde vizyona girdi.(Tabi bu yazıyı ne zaman okuduğunuza bağlı. Ben yazarken bugün girmişti.) Yalan söylemeyeceğim, film radarımda yoktu sinemaya ilk gittiğimde. Aslında Inferno'ya girmekti planım. Ama sonra filmin aldığı kötü eleştirileri görünce, Accountant'a gitmek daha cazip geldi. Posterdeki isimleri de okuyunca daha da heyecanlandım ve minik beklentiler ile salona girdim. Merak etmeyin, bu yazımda filme dair bir SPOILER vermeyi planlamıyorum. Daha çok filmi iyi ve kötü yanları ile inceleyerek size gidin ya da gitmeyin demek için buradayım... ve izledikten sonra ilk izlenimime göre; bu yıl Ben Affleck'in yılı!
Otistik bir çocuk olan Christian'ın gençliğindeki anılardan bizlere kesitler sunarak, günümüzde yaptıklarını anlatan film, aslında karakterin sıradan bir muhasebeci olmadığını gösteriyor bize. Tehlikeli insanların hesaplamalarını ve gelir-giderini hesaplayan Christian, aynı zamanda sahip olduğu minik ZZZ Muhasebecilik ile çok göze batmayarak kendi çapında işlerini hallediyor. Onu tutan ünlü bir firmanın içerisinde, işlerini bitiremeden ve sorunun çözümü bulunmadan parası ödenerek gönderilmeye çalışılan Chris, sahip olduğu akli sıkıntıları sebebiyle, işlerini yarıda bırakamıyor ve bitirmediği zaman sorunlar yaşamaya başlıyor, dengesi bozuluyor. Bu yüzden sorunu kökünden çözmeye karar veren Chris, işin içine orada çalışan Danna adındaki başka bir muhasebecinin de dahil olması ile aksiyona giriyor.
Senaryo, kağıt üzerinde ne kadar klişe gözükse de, beyazperdeye aktarımı bir hayli başarılı olmuş. Konu ilerledikçe daha da hareketlenen film, sizi ilk başladığında biraz sıksa da bir süre sonra Chris'in yavaştan aksiyona da girmesi ile beraber izlemesi akıcı bir film haline geliyor. Zaten sonlara doğru pek çok twisti açıklayan ve iki koldan giden hikaye akışını hiç bir bağlantı kurmadan birleştirmeyi başarabilen The Accountant, izlemesi güzel bir yapım olmuş.
Batman performansını ile bizleri kendine hayran bırakan Ben Affleck, bu filmde de otistik bir muhasebeci olan Chris Wolff rolünde harikalar yaratmış. Karakterin sahip olduğu soğuk kanlığı ve sakinliği çok güzel veren aktör, diğer oyuncuları baya bir arka plana itmiş. Onun haricinde ekibin kalanı da iyi performanslar göstermiş olsa da, göze batan bir diğer isim de Jon Bernthal'dı. Son dönem aksiyon film ve dizilerinin vazgeçilmez yardımcı rolü ve MCU'nun Punisher'ı olan Jon Bernthal, özellikle filmin bir noktasında öğrendiğimiz twist'in ardından güzel ve akılda kalıcı bir sahne paylaşıyor Affleck'le.
Film ne kadar da aksiyon filmi gibi gözükse de, final dövüşü harici çok da akılda kalıcı bir aksiyon veremiyor bize. The Accountant'a daha çok bir suç-gerilim filmi dersek daha yerinde olur. Film başlangıcından itibaren sizlere o gerilimi vermeyi başarıyor. Ben açıkçası bu kadar adrenalin ile izlediğim sadece Valkyrie'i hatırlamaktayım. Ayrıca genel olarak bir suçu konu alan ve federallerin işin içine girerek Chris Wolff gizemini çözmeye çalışması da filmi aslında biraz da olsa polisiyeye kaymasına sebep olmuyor değil. Ayrıca arakterin sahip olduğu donuk kişiliğin sebebi ile, ortaya çıkan minik espiriler de sizin yüzünüzde eminim ki minik bir gülümseme oluşturacaktır.
Kısacası, Ben Affleck yine karizma, oynadığı karakterler ise daha da karizma. The Accountant, sahip olduğu gerilimli hava ve ''Ne olacak?'' merakı ile hem sıkıcı bir yapım olmaktan kurtuluyor, hem de filmin son yarısında açıkladığı twist'leri ile sizleri kendine hayran bırakıyor. Filmleri puanlamak pek benim tarzım sayılmaz ama, bu yapıma 10 üzerinden bir puan versem rahatlıkla 7.5 verebilirim. Vizyondan kalkmadan bir gidin, izleyin derim.
Otistik bir çocuk olan Christian'ın gençliğindeki anılardan bizlere kesitler sunarak, günümüzde yaptıklarını anlatan film, aslında karakterin sıradan bir muhasebeci olmadığını gösteriyor bize. Tehlikeli insanların hesaplamalarını ve gelir-giderini hesaplayan Christian, aynı zamanda sahip olduğu minik ZZZ Muhasebecilik ile çok göze batmayarak kendi çapında işlerini hallediyor. Onu tutan ünlü bir firmanın içerisinde, işlerini bitiremeden ve sorunun çözümü bulunmadan parası ödenerek gönderilmeye çalışılan Chris, sahip olduğu akli sıkıntıları sebebiyle, işlerini yarıda bırakamıyor ve bitirmediği zaman sorunlar yaşamaya başlıyor, dengesi bozuluyor. Bu yüzden sorunu kökünden çözmeye karar veren Chris, işin içine orada çalışan Danna adındaki başka bir muhasebecinin de dahil olması ile aksiyona giriyor.
Senaryo, kağıt üzerinde ne kadar klişe gözükse de, beyazperdeye aktarımı bir hayli başarılı olmuş. Konu ilerledikçe daha da hareketlenen film, sizi ilk başladığında biraz sıksa da bir süre sonra Chris'in yavaştan aksiyona da girmesi ile beraber izlemesi akıcı bir film haline geliyor. Zaten sonlara doğru pek çok twisti açıklayan ve iki koldan giden hikaye akışını hiç bir bağlantı kurmadan birleştirmeyi başarabilen The Accountant, izlemesi güzel bir yapım olmuş.
Batman performansını ile bizleri kendine hayran bırakan Ben Affleck, bu filmde de otistik bir muhasebeci olan Chris Wolff rolünde harikalar yaratmış. Karakterin sahip olduğu soğuk kanlığı ve sakinliği çok güzel veren aktör, diğer oyuncuları baya bir arka plana itmiş. Onun haricinde ekibin kalanı da iyi performanslar göstermiş olsa da, göze batan bir diğer isim de Jon Bernthal'dı. Son dönem aksiyon film ve dizilerinin vazgeçilmez yardımcı rolü ve MCU'nun Punisher'ı olan Jon Bernthal, özellikle filmin bir noktasında öğrendiğimiz twist'in ardından güzel ve akılda kalıcı bir sahne paylaşıyor Affleck'le.
Film ne kadar da aksiyon filmi gibi gözükse de, final dövüşü harici çok da akılda kalıcı bir aksiyon veremiyor bize. The Accountant'a daha çok bir suç-gerilim filmi dersek daha yerinde olur. Film başlangıcından itibaren sizlere o gerilimi vermeyi başarıyor. Ben açıkçası bu kadar adrenalin ile izlediğim sadece Valkyrie'i hatırlamaktayım. Ayrıca genel olarak bir suçu konu alan ve federallerin işin içine girerek Chris Wolff gizemini çözmeye çalışması da filmi aslında biraz da olsa polisiyeye kaymasına sebep olmuyor değil. Ayrıca arakterin sahip olduğu donuk kişiliğin sebebi ile, ortaya çıkan minik espiriler de sizin yüzünüzde eminim ki minik bir gülümseme oluşturacaktır.
Kısacası, Ben Affleck yine karizma, oynadığı karakterler ise daha da karizma. The Accountant, sahip olduğu gerilimli hava ve ''Ne olacak?'' merakı ile hem sıkıcı bir yapım olmaktan kurtuluyor, hem de filmin son yarısında açıkladığı twist'leri ile sizleri kendine hayran bırakıyor. Filmleri puanlamak pek benim tarzım sayılmaz ama, bu yapıma 10 üzerinden bir puan versem rahatlıkla 7.5 verebilirim. Vizyondan kalkmadan bir gidin, izleyin derim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder